Ses Ol Umut Ol Engelsiz Bir Gelecek Ol

Ses Ol Umut Ol Engelsiz Bir Gelecek Ol

Engelli bireylerin hayatın pek çok alanında görünmeyen ama derinden hissedilen zorluklarla karşılaştıkları bir gerçektir. Bu zorluklar yalnızca fiziksel değil; sosyal, ekonomik ve psikolojik boyutlarıyla da hayatlarını kuşatmaktadır. Onların sesi olmak, yaşadıkları problemleri samimiyetle ve derin bir anlayışla dile getirmek hepimizin sorumluluğudur.

Erişilebilirlik: İlk Adımda Engel

Görme engelli bireylerin çevresel koşullarda yaşadıkları erişim problemleri, onların bağımsız bir yaşam sürme hakkını doğrudan etkilemektedir. Yolların, kaldırımların, geçitlerin standartlara uygun tasarlanmaması; sesli sinyalizasyon sistemlerinin eksikliği, bireylerin kamusal alanda güvenli ve özgür hareket etmelerini imkânsız hale getirmektedir. Oysa erişilebilirlik, lütuf değil, bir hak olarak tanınmalıdır.

Eğitim: Bilgiye Erişimdeki Eşitsizlik

Eğitim alanında, görme engelli bireyler yeterli materyal desteğine ulaşamamakta; Braille alfabesi, sesli kaynaklar ve uygun teknolojik araçlar eksik kalmaktadır. Eğitmenlerin engelli bireylerin ihtiyaçlarına duyarsız oluşu ya da yeterli eğitimi almamış olması da süreci daha da zorlaştırmaktadır. Eğitimdeki bu eksiklik, bireylerin kendi potansiyellerini tam anlamıyla gerçekleştirmelerine engel olmaktadır.

İstihdam: Önyargılar ve Dışlanmışlık

Görme engelli bireyler, yetenekleri ve bilgileri göz ardı edilerek yalnızca engelleri üzerinden değerlendirilmekte, “iş yapamaz” önyargısıyla iş gücünün dışına itilmekte ve ekonomik bağımsızlıkları ellerinden alınmaktadır. Oysa doğru destekler ve uygun çalışma koşulları sağlandığında, görme engelli bireyler de her alanda üretken olabilmektedir. İstihdam, sadece bir ekonomik kazanç değil, aynı zamanda bireyin topluma katılım hakkıdır.

Ulaşım ve Trafik: Hareket Özgürlüğüne Darbe

Ulaşım sistemlerinde sesli anonsların bulunmaması, duraklarda ve geçitlerde gerekli düzenlemelerin yapılmaması, görme engelli bireylerin hareket özgürlüğünü kısıtlamaktadır. Ulaşımda yaşanan bu eksiklikler, bireylerin sosyal hayata katılımını doğrudan etkileyerek onları evlerine mahkûm etmektedir. Trafikte atılacak her erişilebilirlik adımı, bir engelli bireyin hayata katılım kapısını aralamaktadır.

Sağlık Hizmetleri: İhmal Edilen Bir İhtiyaç

Görme engelli bireyler sağlık sistemine erişimde büyük güçlükler yaşamaktadır. Sağlık hizmetlerinde yönlendirme eksikliği, doktor ve sağlık personelinin yeterince farkındalık sahibi olmaması, bireylerin temel sağlık haklarından tam anlamıyla yararlanmalarını engellemektedir. Sağlık hizmeti, herkes için erişilebilir ve kapsayıcı olmak zorundadır.

Rehabilitasyon: Özgürlük Mücadelesinin Temeli

Rehabilitasyon alanında, ihtiyaç duyulan araç ve gereçlerin sağlanmaması, görme engelli bireylerin bağımsız yaşama geçişini zorlaştırmakta; onları ev içi yaşama mahkûm etmektedir. Oysa doğru desteklerle, bu bireyler toplumsal yaşamın aktif ve üretken üyeleri olabilirler. Rehabilitasyon, yalnızca fiziksel destek değil; bireyin özgüvenini, bağımsızlığını ve topluma aidiyet duygusunu güçlendiren bir süreçtir.

Sonuç: Sözde Değil, Özde Çözümler

Bugüne dek çeşitli uygulamalarla engelli bireylerin yaşadığı sorunlar çözülmeye çalışılmış olsa da, kalıcı ve etkin çözümler için daha derin ve kararlı adımlar atılması gerektiği ortadadır. Engelli bireylerin yaşamın her alanına tam ve eşit katılımı, ancak samimi bir toplumsal dönüşümle mümkün olabilir. Bu dönüşüm, yasal düzenlemelerden önce kalplerde başlamalıdır.

Her bireyin eşit haklara sahip olduğu bir toplum inşa etmek için; erişilebilirlikten eğitime, istihdamdan sağlığa, ulaşım ve rehabilitasyondan sosyal yaşama kadar her alanda duyarlı, bilinçli ve kapsayıcı bir yaklaşım şarttır.
Unutulmamalıdır ki, engeller fiziksel değil, zihinlerdedir.


REHBER KOORDİNATÖR, BAĞIMSIZ YAŞAM KOÇU, YAZAR, ŞAİR, MİLLİ YÜZÜCÜ, BİLGİSAYAR YAZILIMCISI, ENGELLİ AKTİVİST, SAKARYALI YUSUF DURDURMUŞ